7 Kasım 2009

Koş Valdes Koş

Rubin Kazan-Barcelona maçını izlemedim ama bu istatistik ilginç. Kalecilerin kaç km istatistiği elbette ki önemli değil bu oyunda. Aşağı yukarı 3.5 km koşuyorlar bir maçta. Kazan'daki soğuk yüzünden Barcelona kalecisi Valdes'in koştuğu mesafe 6.88 km 880. Biraz daha zorlasa bir forvet oyuncusu kadar koşacakmış. Top gelmeyen Valdes bu kadar koşarken rakip kaleci Ryzhikov 4.8 km koşmuş. Adam alışkın tabi soğuğa. Bir karşılaştırma yapmak açısından bir de Real Madrid'li Casillas'ın San Siro'daki koşusuna bakalım: 3.27 km.

6 Kasım 2009

Atletico Madrid vs. Real Madrid

Yarın gece Atletico Madrid-Real Madrid derbisi var. 23:00'de. NTV naklen veriyor. Atletico Madrid 10 yıldır Vicente Calderon'da Real Madrid'i yenemiyor. Chelsea ile sahalarında 2-2 beraber kalmayı başarmak takıma biraz olsun güven vermiş. Real Madrid'de Diarra, Guti, Albiol, Ronaldo yok. Biraz eski fotoğraflara bakalım beraber. Manşetteki foto 1990-91 sezonunda. Yer Atletico Madrid'in evi Vicente Calderon. Hagi ve Donato karşı karşıya. Real Madrid 3-0 kazanıyor deplasmanda. Alttaki foto ise 84-85 sezonundan.... Atletico Madrid teknik direktörü tanıdık bir isim: Luis Aragones. Real Madrid başkanı Luis de Carlos ile derbi öncesinde bir gazete ziyaretinde.

Kış Söyleşileri: Okay Karacan

Kış Söyleşileri'ne Okay Karacan ile başladık. Ben birşey yapmadım aslında. Sizler sordunuz, Okay Karacan cevapladı....
****
Alper: Merhaba, Okay Karacan'a ayrıldığı kanallardaki ayrılığın sebeplerini sorar mısınız?
" NTV''yi çok sevmiştim" adlı kitabımda cevapları kısmen olacak. Ama hiçbir ayrılık sevimsiz değildi.. Olması gerekiyordu, oldu..
Majesty: En hareketli, en sıkıcı, en heyecanlı veya en hüzünlü. Aklında en çok hatırladığı, iz bırakan 3 maç?
En hareketlisi 1996 Avrupa futbol şampiyonası İngiltere-Almanya yarı final maçıydı. En sıkıntılısı 2006 Dünya kupası İsviçre-Fransa, en heyecanlı Barça-Real Madrid maçlarının hepsi, en hüzünlüsü İnter-Lazio İtalya kupası maçı, ( Ronaldo'nun dizinin gittiği maç) Yine de 94 Amerika'da anlattığım 3-0 biten Nijerya-Bulgaristan ve 96 İngiltere'deki Çek Cumhuriyeti-Rusya maçlarını unutamam...
Schumy: Sizce spor yazarlığının veya yorumculuğun alaylısı okullusu var mıdır ?
Babı-ali'nin tozunu yutmuş büyüklerin alaylı, yeni medyayla giriş yapmışların okullu olduğu bir dönemdeyiz bana kalırsa.. Ayrım yapamıyorum ama spor aktivitelerini yerinde izlemeden kalem erbabı olmak hangi fakülteden çıkarsanız çıkın zor.. İkisi de olmalı..
mre: Hiç konuğuyla şöyle küfürlü köstekli bir program yapmak istedi mi? Yapanları kıskandı mı? Ayrıca sizce küfrün zaman aşımı olur mu?
Asla böyle birşeyi aklımdan geçirmedim! Yapanları hayretle izlerdim, şimdi kanıksadım.
Küfür bizim toplumda canlı bir organizma gibi. O yüzden zaman aşımı olmaz.. Ama tahmin ettiğim cevabı bekliyorsanız, olmaz.
canavar: Çok istikrarlı bir kariyere sahipken neden son 2-3 yılda çok süratli bir kariyer değişikliği temposuna girdi.
Kariyerimin istikrarını kaybettiğini sanmıyorum, bazen insanlar ister istemez dönüşürler. İstikrarı bir kurumda uzun süre çalışmak olarak algılamamak lazım. Ben medyayı son iki senede öğrendim.
Masanın diğer tarafında yani federasyon ya da bir klüp ile çalışmayı düşünür mü?
Hayır ülkede ilişki tacirliği ve grupçuluk böyle devam ettiği sürece asla istemem. Eğer şartlar istediğim gibi olsaydı; futbolcu izleme ekipleri içinde çalışmayı isterdim.
“Gazetelerin yerini yakin bir gelecekte internet gazetelerine alacak.” ongorusu hakkinda neler soylersiniz? Calistiginiz gazete ve televizyondan bagimsiz olarak, programlarini, haber ve yorumlarini begendiginiz gazete, dergi, televizyon ve bloglari soyleyebilir misiniz?
İnternet kesinlikle gazeteyi geride bırakmıştır. Çocukluğumdan beri her sabah ilk işim gazete okumaktır. Son iki -üç yıldır bu alışkanlığım yerini internete bıraktı. Sanıyorum bu sadece benim için geçerli değil.. Maçlara gittiğim dönem basın tribününe bakar orada olmayı ve bir günlük gazetede yazmayı hayal ederdim. Bu dileğim gerçekleşti. Televizyoncu olarak büyük hayalim bir futbol belgeseli ve bir futbol filmi çekmek..Bundan sonraki hedefim bu.. Blogların içine girince yüzlerce yazı okuyorum, kızdığım, sildiğim ve olmaz böyle şey dediğim blog yok gibi.. Hepsini çok önemsiyorum.. Sizin de belirttiğiniz gibi görev yaptıklarım dışında, Milliyet, F1 Racing, Four Four Two, World Soccer, Movie Max kanalları
untildie: Mensubu olduğunuz basın sektöründe daha ne kadar "dinazorların" altında çalışmaya devam edeceksiniz?
Aslında özgür gazetecilik yapmaya başladım diyebilirim. Dinazor fikirleri kırmak ise bizim değil bizden sonraki çağların da sorunu olacak. Medya dinazorluğu asla prehistorik kalmayacak ne yazık ki.. Bir gecede hiçbir şey değişmez, sizler gibi donanımlı bir kuşak geliyor, bahsettiğiniz kuşağın takipçileri azalıyor. Bana kalırsa 1996'da NTV ile başlayan tematik TV devrimi bir felsefe olarak büyüyor. Kısa bir zaman zarfında saflar netleşecek. Zaman sizin ve sizin olmasını istediğiniz insanların lehine hızla akıyor..
Emilio Santos: Formula 1'in gereksiz bir spor olduğunu düşünüyorum. Benim gerekçelerim son zamanlarda iyice sıkıcı bir hal alması.....
F1 forumlarında benim aslında F1'i sevmediğimi iddia eden bazı yazılar var ama gerçeği isterseniz ben motor sporlarını çok seviyorum. Ekonomi okuduğum için işin o kısmını takip etmeyi ayrıca seviyorum. Schumacher'den sonra Türkiye'deki ilgi bir hayli düştü. Buna katılıyorum, ama dünyada öyle değil..
Ali: Maç anlatımını en begendiği isim ? ve bu anlamda en gelecek vaat eden isim?
Hemen hemen hepsi arkaaşım, dostum ve hepsinin özel yönleri var. Gelecek mizah yeteneği gelişmiş ya da geliştirmeyi hedefleyenlerin olacak.. Düz anlatımlar ve yaygara yapmalar bitti. Bilgi kirliliği sıkıntı veriyor. insanların bir parça eğlenerek maç izlemeleri gerektiğini düşünüyorum..
1907: Fm oynuyormu? ligmizin kalitesi, yayın ihalesi ve -diğer ülkeleri göz önüne aldğığmızda klüplere katarılan para bakımından-havuz sistemi hakkında ne düşünüyor?
Her yeni oyunu deniyorum ama zaman ayırmak mümkün değil, geçen yıl ki versiyonuyla Everton'ı zaferden zafere taşımıştım:) Ligimiz çok kalitesiz, abartılı bir paraya ihale edildiğini düşünüyorum. Kulüplere aktarılan paralar son 10 yılda futbol kalitesini ve herşeyden önemlisi ligin kalitesini yükseltmedi. Para kurum yaratır. Organizasyon becerisi geliştirir. Türkiye'de aynı tas aynı hamam.. İhale konusu biraz karmaşık görünüyor, herkesin gönlüne göre olsun..
#8: Hangi takim taraftari?
Beşiktaş
Jordi: Kendisine zamanında GSTV'den her hangibir pozisyon için talepte bulunuldu mu?
Hayır
attika: Takım Oyunu programındaki partneri Bilgin Gökberk'i kendisi mi seçti, programda pek uyumlu gözükmüyorlar
Bilgin ağabeyi yıllardır tanır ve severim. Futbola bakış açılarımız farklı tabii ki
tuncaua: Naklen yayında nasıl bir anlatım tarzı?
Daha önce söylediğim gibi yerine göre iniş çıkışları olan, izleyiciyi eğlendiren bir tarzı tercih ediyorum. Bağır bağır nereye kadar.:)
tuncaua: Takip etmekten hoşlandığınız ve aktif şekilde uğraştığınız diğer sporlar nelerdir?
F1 ve Futbol dışında Moto GP'yi izliyorum..Çok spor yapamıyorum sadece haftada bir saat yüzüyorum.. Ona da "spor yapıyorum" denmez herhalde..
cihan: Spor aşığı, hayatını bunun üzerinden kazanmak isteyen, 170 IQ'lu ama bir tanıdığı ne de nasıl başlayacağına dair bir fikri olan gençleri elinden tutar mı? neler önerir?
Hep tuttum ve hep tutacağım, ekonomik krizin düzelmesine dua et:)
hell why not!: Formula 1'e olan bu ilgi azalmasını neye bağlıyor? yeni kuralların bu sporu daha sıkıcı hale getirdiğini düşünüyor mu?
Kuralları takip etmek gerçekten zor, bazen pilotlar bile kuralları karıştırabiliyor. F1'e olan ilgi azalmıyor bence; ama şöyle bir tespit yaptım. NBA ve Formula 1'i 13 yaşından itibaren izleyen insanlar iş hayatına atılınca genellikle uzaktan takip ediyorlar. Sanıyorum NTV döneminde daha fazla genç insan ilgi duyuyordu..Schumacher ile ilgilsi olabilir.. Şimdi yeniden bir kıpırdanma var kanımca.. Ama dediğim gibi insanların azı sonuna kadar aynı alakayla izliyorlar..
salamy: Kendisi, Ercan Taner ya da Murat Kosova dururken; Emre Tilev, Ertem Şener ya da İlker Yasin şampiyonlar ligi ya da UEFA kupası maçlarını anlatmasını nasıl değerlendiriyor?
Her futbol izleyicisinin, her TV patronunun bir tercihi vardır. Her spikerin bir anlatım tarzı ve tercihi olduğu gibi.. O yüzden bir kategori yapmam doğru olmaz..Ama teveccüh edilmek insanın hoşuna gidiyor.
tuncaua: Hangisi?
West Ham mı Milwall mı? Westham
-Liverpool mu Everton mı? Liverton!!! ikisini de severim
-Göztepe mi Karşıyaka mı? Yemin ederim İzmir'in herşeyini çok severim. Altınordu desem..
-River mı Boca mı? Yüzde 60 River yüzde 40 Boca
-Barcelona mı Real Madrid mi? Barcelona...Real'e düşmanlık içermez...
-Rangers mı Celtic mi? Rangers yüzde 60 Celtic yüzde 40
-Roma mı Lazio mu? Torino :)) Roma galiba bilemiyorum karışık burası...
-74 Batı Almanya'sı mı? 70 rezilya'sı mı? yoksa 88 Hollanda'sı mı? 88 Hollanda....
Utku Yasavul: Kanada'ya neden gitmedi?
Projeyi rafa kaldırmadım. Kariyerime kıyamadım herhalde. Bir İstanbul derbisi anlatmayı bekliyorum hala..
Mert: Bir programında Kıbrıs Futbolu ile ilgili bir senaryo yazdığını ancak laptopunun çalınmasından dolayı kaybolduğunu söylemişti. Nedir bu işin akıbeti?
Evet, bir film senaryosu yazdım.. Uğur Meleke ve Mehmet Demirkol ile Futbol Kulübü'nü planlarken Nişantaşı Köşebaşı'nda bir yemekte buluşmuştuk. Çıkışta arabamın camı kırılmış çantam uçmuştu. Yeniden yazıyorum, 1 veya 2 milyon dolar kazanırsam kendim çekeceğim.
Üç büyükler ya da dışişleri bakanlığı destek verse her işi bırakır üzerinde çalışırım.. Benimkisi hayal işte...KKTC'nin müthiş bir hikayesi var, görmek isteyene...
Osman Kenobi: Yanında yorumcuyla paslaşarak anlatmayı mı, Kendi başına maç anlatmayı seviyor? A şıkkı ise en beğendiği yorumcu kim?
Yalnız anlatmayı tercih ederim..Rıdvan Dilmen..
Şimdiye kadar seyrettikleri arasından, ya da hikayesini okuduğu hangi maçı anlatmış olmayı isterdi?
1982 Dünya kupası finali...İtalya-Almanya
hhkahraman: Sayın Karacan 90lı yılların sonlarında Formula 1 dendiğinde akla gelen ilk isimdi. O zamanki partnerleri Serra Demirkol ve Erkan Arseven için neler düşünüyor?
Hayatımın en renkli döneminde yoldaşlık yaptık. Anılarımızın ayrı bir yeri var. Özlüyorum o günleri..
BeşiktAŞK: Beşiktaş taraftarı olduğunu hissediyorum yanılıyormuyum?
Beşiktaş...Evet, Beşiktaş'lıyım..
Quaresma: Futbol Kulübü programı neden yayından kaldırıldı?
Rating yapamadık..
Griffith: Genel anlamda Türkiye'deki spikerlerin "tarafsız" maç sunabildiğini düşünüyor mu?
Kesinlikle bir spiker maç anlatırken taraf tutmayı aklından geçirmez...Burada bir nüans var..Yönlendirme yapmazlar ama kalitesini ve algısını geliştirirler..Ben spikerin decoder sattıracağını ve hatta ligin değerini herşeye sallayan yorumculardan daha başka bir yere taşıyacağını düşünüyorum. Türkiye'de spiker özgür değildir. Ne İsa'ya yaranır ne Musa'ya.. Her kelimesinde mana aranır..Kötü niyetli olduğu iddia edilir..O yüzden pek topa girmezler, Avrupa'da bir kulüp başkanının yayıncı kuruluşa uğurlu spiker, uğursuz spiker baskısı yapacağını sanmıyorum.. Bizde başkandan taraftara herkes spikeri günah keçisi haline getirebiliyor kolayca, o yüzden bizde Ahmet Mehmet gool kıvamında lezzetsiz anlatımlar var..Yıllarca Avrupa takımlarının maçlarını anlattığım için çok rahattım..Bir kere Real başkanı arayıp Barça'yı tuttuğum için beni Fuat akdağ'a şikayet etmişti:)
Du has:... F1'de anlatım yaparken, yarış esnasında kameralara takılan bayan Hakkinen' e '' bayan Hakkinen her zaman ki şıklığıyla '' lafını söylemekten vazgeçmek istemiyor muydu ?
İşte tam bunu anlatmak istiyordum.. Mesele Hakkinen'in şıklığı değil, mesele yönetmen ekrana taşıdığında onun üzerinde hoş cümleler kurabilmek ya da çalışmak..Renk katmak, bakın size o yılları hatırlatacak bir ayrıntı olarak kalmış...
giannichedda: Türkiye A Milli Futbol takımının teknik direktörü olmasını istediği biri var mı? Şu an sizin yerinizde olmak isteyen binlerce genç olduğunu eminim sizde biliyorusunuz :) bu gençlere tavsiyeleriniz var mı?
Kadir Has üniversitesindeki kurslara eğitimci olarak katılıyorum. Bir dönem Yeditepe Üniversitesi'nde dersler verdim..Zaten öğrencilerimin çoğu şimdi benimle çalışıyor. Rıdvan Dilmen'i A milli takıma isterdim. Gençlere tavsiyem hiçbir şeyi şansa bırakmasınlar..
José: Ntv gibi istikrarlı çalıştığı bir kurumdan neden ayrıldı? Habertürk'un daha geniş yetkiler vermesi mi yoksa ntv'yle yaşadığı sorunlar mı ?
Hayır Habertürk bana müdürlük teklif etti diye NTV'den ayrılmadım. Müdür,şef, amir gibi ihtiraslarım hiç olmadı..Esas olan muhabirliktir. Şöyle diyelim; TRT babam, NTV kızım, Habertürk ve 24 arkadaşım gibidir. Kızım evlenince, arkadaşımın evine taşındım..Arkadaşım bana çok şey öğretti.. Baba evine döndüm, 24 ile arkadaş oldum.. "Kızım"ı hala seviyorum.. Hatta torun tatlı olur derler ya, NTVSPOR'u daha bir şeker buluyorum:) Umarım bu yazdıklarımdan tuhaf anlamlar çıkaranlar olmaz...
minisker: Eskiden ntv'de murat kosova ile birlikte program sunarlardı. İleride bunun gibi bir birliktelik mümkün mü?
Kosova ile adımın anılması bile beni mutlu eder, ama yeniden program yapmamız kolay gözükmüyor. Keşke olsaydı.
Cino: Edebiyat ile aran nasıl? son zamanlarda kimleri okumaktan keyif alıyorsun? en sevdiğin yazarlar ve kitapları hangileri?
Sait Faik Abasıyanık, Reşat Nuri ile büyüdüm..Çok lezzetliydi onları okumak.. Tarih kitaplarına merakım var, çok tarih okurum..
durmaz: "100 yarış 1 şampiyon" ne zaman geliyor?
1993'teki TRT-3'ten 2010'daki yayıncılara kadar olan süreyi yani tematik televizyonculuğun kısa bir tarihini kaleme alıyorum.Anı ve tespitlerimi de içine yerleştiriyorum. O biter bitmez 100 yarış 1 şampiyon gelecek..Ama bazı hukuksal sorunlar varmış yeni öğrendik. Avukatım karamsar konuşuyor.. Kısmetse 2011'de ikiside çıkar.. Belki daha yakın ..
yılların deneyimi: Medya'da genç isimlere fazla yer verilmiyor kendisi ise bunu kırmak üzere kanal 24'te
Ben takım patronuysam Fabregas'la oynarım.. Bana görev verdikleri sürece hep Fabregas'lara forma vermeye çalışacağım.. Akıllı ve iyi yönlendirilince müthiş kapasiteli o kadar genç var ki ama boş koltuk sayısı az.. Biraz şansa ihtiyaç var..
aksilaz: Okay Karacan, İbrahim Altınsay ve Uğur Meleke bir programda buluşup evdeymiş gibi sohbet edebilirler mi?
Harika olur, bir keresinde İbrahim abi, Güntekin ve ben 3-5 saat durmadan konuşmuştuk.Girit yemekleri tarihinden, borin boring Arsenal'e kadar konuşmadık şey kalmamıştı..En sonunda temizlikçi gelip odayı boşaltın falan demişti:))
Mirohingi: Ligimizin iskoç ligi gibi 12 takıma düşürülüp rekabetin artması ,ve buna bağlı olarak derbilerin artması sizce yararlı olurmuydu? hem seyir zevki,gelirler vs yönünden inceleyebilir mi?
Ligi değil yönetenlerin kafasını değiştirmek lazım..Ama evet 4 büyüklerin yılda 4 kez karşılaşacakları bir fikstür müthiş renkli olur. Anadolu takımları o kadar birbirinin aynı top oynuyor ki, insan ne gerek var bunlara demeden edemiyor.
DBergkamp:1. Formula 1 tarihinde en beğendiğiniz araç hangisi ve neden?
F-2000 bir efsanedir...Ferrari'nin altın yıllarına imza atan araçların babasıdır...
2. Spor dışında ilgi alanlarınız neler?
Tarih okumak..Penelope Cruz:)
yobby:Şu anki işi dışında bir iş yapmak istermiydi?
Amerika'da bir üniversitede tarih üzerine çalışmak isterdim.
"T" : Futbolcuların gittikçe gençleşmesi ve daha erken profesyonnelleşmeleri futbolun geleceği hakkında size ne düşündürüyor?
Futbolcular başka evrenlerin insanı olmaya başladılar adeta..Profesyonellik derken,genç yaşta birer trilyonere dönüşüyorlar.. Açıkcası iyi soru yazarak anlatamam.. Ama iyi soru iyi tahlil edip öyle cevaplamak lazım..
2-oynanan oyunun gittikçe fizikselleşmesi (ve futbolcuların gladyatörleşmesi) futbolun sonunu getirir (tadını kaçırır) mi?
Zannetmiyorum, eskiden Brezilya gibi oynamak, sonra Milan gibi oynamak sözlerini yakıştırırdık iyi oyuna; şimdi mesela hala Barcelona gibi oynama ihtimali var.. Futbolun sonu gelmez sanmıyorum.. kimse izin vermez bu çağda..
SkyCaptain: Futbolcu olsa kendisine hangi forma numarasını seçerdi ve hangi mevkide?
7 numara giyerdim ve sağaçık oynardım..
reverdy: Yabancı kanallarda naklen yayınlar ile bizimkilerin farkı?
Yayın bedelleri ile futbol takımlarının sunduğu şov arasında büyük dengesizlik var.. Bu futbol o para etmez asla, ihale bedelleri düşürülüp, yayın giderlerinin aşağıya çekilmesi lazım.. Tamam kulüplerin paraya ihtiyacı var ama, Futbol dengesiz besleniyor..Üç büyükler obezite tehlikesi yaşarken, Anadolu zafiyet geçiriyor.. Bence makul paraya halka satıp, makul parayı kulüplere verelim, bu yönetim tarzıyla bu yöneticilerin bu parayı çarçur etmesinin faturasını niye vatandaş çeksin ki?
inancozdag: Futbol acaba kaç yıl daha dünyada 1. spor dalı olarak kalacak?
Sonsuza kadar 1 numara kalacak..Amerika'yı ayrı tutalım isterseniz..Orada asla 1 olamaz..
Formula 1 niçin bir spor dalı olarak kabul ediliyor?
F1 pilotlarının ne büyük atletler olduğunu anlatamam size.. 5G yanal kuvvete maruz kalmak için ancak sporcu olmanız lazım...
alperb: Premier lig ve eurosport da iki olgun spikerin birbirleriyle paslaşarak maç anlattıklarını görüyoruz,türkiye de bunun olmamasının sebebi....
Sistem futbol spikerlerine alerji duyuyor..Esas ürün maç, esas iş anlatımdır..Ama esas ürünü oyuna sallamak ve maçın önüne sonuna girip isim yapmak isteyenler kirletiyor. Ben şöyle bir yorum getireyim ""Spikerler birbirleriyle abuksubuk ta olsa bilgi verme ve en iyi benim yarışına girmişler, rahat olun arkadaşlar herkesin ayrı bir rengi var..Niye kasılıyorsunuz.." Bizde Avrupa'da olanlar olmaz sevgili kardeşim, biz paylaşmayı bilmiyoruz..daha doğrusu sevmiyoruzz...
Mr.Eko: Kendisini görebileceğimiz, görüpte bir resim çektirebileceğimiz mekanlar nereler?
Estağfurullah kardeşim 24 yenibosna her pazartesi öğleden sonra beklerim çay içmeye...
Kartal Bafiler: Kendi takip ettiği dönemi kabaca değerlendirirse en fazla haksızlığa uğradığına inandığı takım hangisidir?
Anadolu takımları
Nostradamus: Çok iyi bir spor adamı iken Ntv'den neden ayrıldı? Ayrıca neden Zaman gibi futbolu "hocaya bağlı futbolcuları övme" olarak algılayan bir gazetede çalışıyor?
NTV'den ayrıldıktan sonra kötü bir spor adamı mı oldum ? Zaman teklif yaptı, bende kabul ettim.Başka bir gazete teklif etse oraya giderdi..Sonuçta ben öncelikle sporun taraftarıyım..Biz televizyoncular gazetecilerin fikirlerini almak için hep onları programlarımıza davet ederiz, ama nedense onlar bize pek davet yapmazlar..
nusret: Taraf gazetesindeki söyleşinde "en çok nefret ettiğin kelime"nin "üstad" olduğunu söylemiştin.Nedeni nedir? Siyaset Bilimi ya da Siyasi Düşünceler Tarihi'nde en çok etkilendiğin filozof kimdir? Ve nedeni nedir? Manchester City sempatizanlığın nereden geliyor? En çok beğendiğin stat hangisidir? En çok hangi statta maç anlatmak istersin?
Üstad, çok samimiyetsiz geliyor.. Platon (Eflatun)'un "Devlet" kitabını sık karıştırırım..Socrates diyalogları enfestir..Sanıyorum iki büyük dine verdiği ilham onu farklılaştırıyor..Ama şudur diyebilecek durumda değilim..Ukalalık olur zira.. TRT'de United'in City'i 5-0 yendiği maçı izlemiştim ufak bir çocukken, mağduriyetin çekim gücüne kapıldım herhalde.. Maracana'da 2014 Dünya kupası finali anlatmak isterim...
delioglan:senna mi schumacher mi ?
Schumacher
İsim dedi ki: İzlediği Türk futbolculardan en iyi 11.
Onbir yapmayı sevmiyorum ama Sergen kesin var...
2-İzlediği yabancı futbolculardan en iyi 11.
Lineeker ve Keegan'ın içinde olduğu Recoba'yı içeren birtakım olur..
3-İzlediği en kuvvetli kulüp takımı
Barcelona 2005
4-İzlediği en kuvvetli ülke Milli takımı
Fransa 98-2000
Ayrıca kucak dolusu sevgiler Okay abiye.
Sağol kardeşim bende seni kucaklarım..
SAFÆ dedi ki: Messi mi C.Ronaldo mu ?
Messi..
Nazif:Is icin degil, keyfi icin parasini cebinden verip gittigi en guzel yurtici&yurtdışı mac hangisiydi ?
Yurtdışına hep patronun parasıyla gittim..Yurt içinde yıllar önce Türkiye-Macaristan maçına gitmiştim..Ankara'ya :)
Yine iş icin degil parasini cebinden verip hic formula 1 izledi mi - Hangi pistte ?
Hayır ama seneye Abu Dabi'ye gideceğim..Müthiş bir pist olmuş...
SELO: Bilgin Gokberk olmazsa hangi kisi ile birlikte program yapmak ister?
Rıdvan Dilmen'le çok isterdim..
aradasirada: Galatasaray'lı spor müdürlerinin / sorumlularının bu kadar çok olduğu medya sektöründen rahatsız olur mu ?
Niye rahatsız olayım ki? rahatsızlık vereni halk zaten seçer..
Formula düşkünü birinin normal hayatta kullandığı araba ne? en fazla kaç bastı? hayalindeki araba ne?
Çok hızlı kullanmam ama 240'ı görmüşlüğüm var..Hayalimdeki araba Aston Martin..
Yıllarca Opel Astra'ya bindim..şimdi bir kaç aydır mercedes kullanıyorum..
toz bezi: Spora kendisi gibi bakanlarla alternatif bir spor gazetesi çıkarmayı düşünür mü?
İnternet sitesi yapsak daha iyi olmazmı ? Sanıyorum ekonomik şartlar bunu ütopya haline getiriyor. Ayrıca ben gazeteciliğin gazetecilerin işi olduğunu düşünüyorum, televizyoncu kimliğimi daha çok önemsiyorum
Zenana: Avrupa'da ve türkiye'de,tarih boyunca,kendisine göre en büyük transfer surprizleri(beklentinin üstü) ve fiyaskoları(beklentinin altı) kimlerdir?
Figo'nun Barça'yı terketmesi akıl alacak iş değildi bana göre..C. Lopez ile Gaizka Mendieta'nın Valencia sonrası yaşadıkları düşüş büyük fiyaskodur..
Kenan Yilmaz: Senna son yarışta Prost'a geçilirse şampiyonluğu kaptırma ihtimali varken, bodoslama Prost'a dalıp her ikisini de yarışdışı bırakmış ve şampiyonluğu garantilemişti...
1990'daki hadiseyi söylüyorsunuz..Ben Prost'u çok severim..Senna'yı da..Sanıyorum o sene ki hadise Prost'un da söylediği gibi tiksinti vericiydi. Ama bu sporda o kadar çok kirli çarşaf varki !!
murdock: Maç anlatırkenki kimliğiniz nedir? Rolünüzü oynayan aktör müsünüz yani kötü bir maçı güzelleştirebilmek adına çaba sarfediyor musunuz?
Hiç rol kesip, uyak peşine düşmem, ağzımdan çıkarsa da doğaçlamadır..Ama kötü bir maçı ya da yarışı onarmaya çalışırım..
yoksa sahnede oynananın turnusol kağıdı mısınız? yani maç iyi olunca coşuyor, sıkıcı olunca keyifsizce son düdüğü mü bekliyorsunuz?
yok o kadar değil, keyfimi kaçırmam, çünkü ben orada hizmet vermekle görevliyim..
kendi anlattığınız maçı izleyince oyuna mı odaklanıyorsunuz, anlatıma mı? Maç için yaptığınız hazırlıklar ve kullandığınız kaynaklar nelerdir?
Genellikle futbolu günü gününe takip ettiğim için, öyle dosyalarla, renkli kalemlerle falan çalışmam
kendi arşiviniz var mı? bir futbolseverin nasıl bir arşivi olmalıdır?
Arşivim yok. Herkesin unutulmaz maçları kayıt altında tutması gerekir diye düşünüyorum..
romatizmalıforvet:futbol oynuyor musunuz hangi pozisyonda ? hangi futbolcuyu bu anlamda kendinize yakın görüyorsunuz ?
Artık oynamaya fırsat bulamıyorum..Çok oynardım, bacaklarım eğrildi oynamaktan..Şifo Mehmet olabilirdim şansım yaver gitseydi..
mustafa bilgin:f1'de takım sayısının artırılması schumi sonrası düşen ilgiyi artırabilir mi? İlgiyi tekrar yükseltebilecek birisini tespit etti mi?
İlgi dünyada zaten belli bir seviyenin altına düşmüyor..Türkiye istisna..Bence takım sayısının artması birşey değiştirmeyecek. Hulkenberg'in başarılı olacağına inanıyorum ama Vettel bence bahsettiğiniz adam olmaya büyük aday..
Sade: Sadece reyting uğruna bir program yapmak zorunda kaldı mı? Spor kültürü, reytinge destek olabilir mi?
Hayır tam anlamıyla değil,zaten Spor kültürü rating yapmıyor..
En büyük hayali nedir ?
Hayalim, hayatımın filmini çekmek.(kendi yaşam hikayem değil:)

Hafta Sonu Futbol

6 Kasım Cuma
20:00 Bursaspor-Gençlerbirliği / Lig TV
21:30 Leverkusen-E.Frankfurt / TRT 3
21:45 Derby County-Coventry / Futbol Smart
14:45 Swansea-Cardiff / Futbol Smart
7 Kasım Cumartesi
16:30 Bundesliga ? / TRT 3
17:00 Manchester City-Burnley / Spormax
19:30 Wolverhampton-Arsenal / Spormax
20:00 Trabzonspor-Beşiktaş / Lig TV
20:00 PSG-Nice / Kanal A
21:00 Barcelona-Real Mallorca / NTV
21:45 Atalanta-Juventus / NTV Spor
22:00 Sochaux-Lens / Kanal A
22:30 Atletico PR-Goias / Spormax
23:00 Atletico Madrid-Real Madrid / NTV
8 Kasım Pazar
13:00 CSKA Moskova-Rubin Kazan / Spormax
13:30 Giresunspor-Altay / D Spor
14:45 Falkirk-Celtic / Euro Futbol
15:30 AZ Alkmaar-Feyenoord / Futbol Smart
16:00 Sivasspor-Kayserispor / Lig TV
16:00 Lazio-Milan / NTV Spor
16:30 Hannover 96-Hamburg / TRT 3
17:30 Twente-Ajax / Futbol Smart
18:00 Toulouse-Rennes / Kanal A
18:00 Chelsea-Manchester United / Spormax
18:30 Bundesliga ? / TRT 3
20:00 Fluminense-Palmeiras / Spormax
20:00 Lille-Bordeaux / Kanal A
20:00 Diyarbakırspor-Galatasaray / Lig TV
21:45 Inter-Roma / NTV Spor
22:00 Lyon-Marseille / Kanal A
22:00 Sevilla-Villareal / NTV

5 Kasım 2009

Ronaldo Camp Nou'da Yok

Haftasonunda Atletico Madrid ile derbi var. Ay sonunda da Camp Nou'ya gidecekler. İkisinde de Cristiano Ronaldo olmayacak. 96 milyonluk adamın geçen sezon ameliyat olduğu bileğinden bir kez daha operasyon geçirmesi gündemde. 3 hafta sürecek denilen sakatlık üstüne bir ay daha koydu. Bıçak altına yatarsa minimum iki aydan başlayacak. Messi&Cristiano Ronaldo randevusu da yalan oldu.

O Gün Bugünmüş

Sevgili Mehmet Ali
Yiğiter abinin dediğini yaptım, Bulgar vizemi eksik etmedim, vurdum kendimi yollara. Üç yıl önce beraber gitmiştik fuara, hatırlarsın. Bitmek bilmemişti o gün de yol. Kitap fuarına gitmesem pişman oluyorum abi, gidince de bin pişman. Okullardan paketlenip getirilmiş öğrenci grupları da olmasa zaten kimseler yok fuarda. İletişim'in standında kitabını görünce gülümsedim. Allah seni inandırsın, gününü kazımamışım kafama; ama aylardan Kasım'dı sen gittiğinde. Kitabın kapağını araladım, bir kez daha biyografini okuyabilmek için. O gün bugünmüş abi. Senin gittiğin gün. İnsan kitap fuarında ağlar mı abi? Okuduğum kitabını "Bizim İçin Oyna"yı bir kez daha aldım. Ağrıma giden sen bu kitabı yazarken yanı başında olan ben, sana bu kitabı imzalatamadım. Bak insan canın da sağolsun diyemiyor... Bizim buralarda herşey aynı abi, tatsız, tutsuz. Selam ederim.

4 Kasım 2009

Neyse O

Japonları sevebilmek için yeterli sebep. Neyse o, bu adamlar.
Honda'dan sonra Toyota da mali kriz nedeniyle F1'den çekildi. Fotoğraftaki açıklamayı yapan Toyota yöneticisi...

Beşiktaş 0 - Wolfsburg 3

Bu sezon Wolfsburg’u 3 takım 90 dakika boyunca 0’da tutabilmişti. 3-0 mağlup eden Bayern Münih, berabere kalan Hertha Berlin ve Beşiktaş. Bu gece de kazanmanın formülü buydu. İki golü sadece iki maçta atabilen Beşiktaş gol yememeliydi. Mazallah oyunun ilk golü Almanlar’dan gelirse altından kalkamayacağının işareti bir istatistik serisi vardı geride bıraktığı Beşiktaş. Şampiyonlar Ligi ilk 3 maçta durup sonra depara kalkan çok takım gördü tarihinde. Beşiktaş’ın hesabı da buydu, Man. United kimseye puan koklatmayacak, iki galibiyet ikinci turu getirecekti. Ernst’in rahatsızlığı rüyayı daha maç başlamadan kabusa çevirdi. Rüştü’nün önemli maçlar öncesinde yaşadığı kas spazmları artık bir klasik. Acil şifa dilemekten başka birşey diyesi gelmiyor insanın. Nihat’ın en kritik 15 gün öncesinde sakatlanması Bobo ve Nobre’nin evlere şenlik performansına bakınca büyük talihsizlik. Almanlar ilk maçta kötüydü. Old Trafford’daki performanslarının bir benzeriyle başladılar. Armin Veh madeni bulmuştu kendi evinde. İbrahim Kaş’ın kanadından geldiler yine. İlk gol de geliyorum dedi. Misimovic gereğinden fazla iyi vurdu. 30-40 arasında forse etti Beşiktaş oyunu. Lakin ileridekilerin toplam kalitesi Almanlara hafif geldi. İkiyi yemeden atılacak bir gol tribün desteğiyle beraber maçın gidişatını değiştirirdi belki kim bilir? Ferrari-Sivok ve Fink’in hakkını vermek lazım. Yine ayakta kalan isimlerdiler. Tabata-Nobre ve Bobo’nun takımlarına toplam katkısı bir Alex’in yaptıklarının yarısı bile değilse Beşiktaş’ın neden bu sezon attığı gollerde iki haneli rakamlara ulaşamadığını pek fazla araştırmaya gerek yok. Grafite’nin cezalı olması skorun erken büyümesini önledi. Ahı gitmiş vahı kalmış Martins ezildi kaldı tandemde. Hem takımın hem de Denizli’nin şansı İnönü’de stres topunun Demirören olması. Eninde sonunda “Yeter” diye bağırılan o oluyor. 1-3’den maçı 3-3’e getiren Manchester United’ın beraberliği Beşiktaş için iki kere kötü haber. Ferguson’un ekibi Beşiktaş maçında oyunu turu geçmesine rağman çok daha fazla ciddiye alacak. Beşiktaş ise Sivok’suz gidecek Old Trafford’a. Elbette ki Denizli’nin maç öncesinde söylediği “Wolfsburg büyük takım değil” demeci motivasyon değeri taşıyor. Lakin maç 0-3 bitince sormadan edemiyor insan! Peki ya büyük olsalardı!

3 Kasım 2009

Milan vs. Real Madrid

Batmış Milan'ı dirilten 2-3'ün rövanşı var bu akşam San Siro'da: Milan-Real Madrid. Kaka "Beni ıslıklamayın" diyor Milan taraftarına. Bence alkışlarla karşılayacaklar. Bu sezon çıktığı iki zor maçı; Sevilla ve Milan'ı kaybeden Real Madrid, Milano'ya da Cristiano Ronaldo'suz geldi. "Raul oynasın da nerede oynarsa oynasın" diyor İspanyol medyası. Solda Marcelo'yu kesip Raul'u yazanlar bile 11'e. İki takımın da sponsoru aynı olunca; Madrid'deki maçta bwin ve win.com ayrımına gitmişlerdi. Bugün de öyle olacak. Milano'daki son maçı Milan 1-0 kazanmıştı 2003'de . Real Madrid, İtalya'daki son 6 maçında sadece Roma'yı (3-0) yenebildi. İtalya'da bugün yine 1989'da Milan'ın 5-0 kazandığı maç manşetlerde. 3 kare fotoğrafı paylaşmak istedim. Teknik direktörler Beenhakker ve Sacchi... Rijkaard'ın golü ve sezon başında Galatasaray ile görüşen;anlaşamayan Schuster ve bugünün hocası Rijkaard karşı karşıya... Maçın golleri de bu videoda.

70 CC Ortega

Huylu huyundan vazgeçmiyor. Vazgeçmeyince de futbol ondan vazgeçiyor. Artık 35 yaşına geldi. Kaç kere kadro dışı kaldı, kaç kere geri döndü, hesabını yapamayacağım. Ariel Ortega bir kez daha kapının önüne kondu. Alkol problemini aşamadı. River Plate zaten anlamsız bir sezon geçiriyor. Sahalarındaki Lanus mağlubiyetinin ardından ilk faturayı da ona çıkarmış teknik direktör.

Naklen Yayınlar

3 Kasım Salı
21:45 Manchester United-CSKA Moskova / Euro Futbol
21:45 Beşiktaş-Wolsburg / Star TV
21:45 Milan-Real Madrid / Futbol Smart & Lider TV
21:45 Bayern Münih-Bordeaux / Rustavi 2
4 Kasım Çarşamba
17:00 İtalya-ABD / Eurosport (-17 Dünya Kupası)
17:00 Arjantin-Kolombiya / Eurosport 2 (-17 Dünya Kupası)
19:30 Rubin Kazan-Barcelona / Star TV & Lider TV
20:00 Türkiye-Birleşik Arap Emirlikleri / TRT 3 (-17 Dünya Kupası)
21:45 West Ham-Aston Villa / Spormax
21:45 Lyon-Liverpool / Star TV
21:45 Dynamo Kiev-Inter / Euro Futbol
5 Kasım Perşembe
17:00 Meksika-Güney Kore / Eurosport 2 (-17 Dünya Kupası)
17:00 İspanya-Burkina Faso / Eurosport (-17 Dünya Kupası)
20:00 Nijerya-Yeni Zelanda / Eurosport (-17 Dünya Kupası)
20:00 İran-Uruguay / Eurosport 2 (-17 Dünya Kupası)
20:00 D. Bükreş-Galatasaray / Euro Futbol & İçtimai TV
20:00 Sturm Graz-Panathinaikos / Futbol Smart
22:05 Fenerbahçe-Steaua Bükreş / Star TV
22:05 Twente-Sheriff / Futbol Smart

2 Kasım 2009

Kış Söyleşileri

Soruları sizler soracaksınız. Onlar cevaplayacak. Ben de araya illa ki birkaç soru sıkıştırırım. Aklımda uzun bir liste var. Adı geçenlere "blogdan gelen soruları cevaplar mısın?" diye sormadım. Pas geçen olursa da şimdiden canı sağolsun. Kim o hafta müsaitse o sırayla devam etmek istiyorum. Okay Karacan ile başlayalım.

Sırasıyla değil, vakitleri oldukça... Yiğiter Uluğ, Mehmet Demirkol, Banu Yelkovan, Bağış Erten, Mehmet Özkan, İbrahim Altınsay, Gürcan Bilgiç, Ercan Taner, Güntekin Onay, Ersin Düzen, Ali Okancı, Melih Şendil, Uğur Meleke, Mert Aydın, Ali Ece, Kaan Kural, Murat Kosova, Emre Gönlüşen....

Soruları yorum bölümüne bırakabilirsiniz. Mükerrer sorular olmaması için sizden önce bırakılmış soruları okumanızı rica edeceğim. 3 gün içinde soruları toplar, hafta sonuna sohbeti hazır ederiz.

***
Okay Karacan için bir günde 100 soru geldi. Takdir edersiniz ki hepsini sorma şansımız yok. Paylaşan herkese teşekkür. Söyleşi hafta sonunda blogda...

Hem Penaltı Hem Kırmızı Kart

Bolton-Chelsea maçının izleyenler Lampard'ın takımını 1-0 öne geçirdiği penaltıya sebep olan pozisyonu akıllarına getirsin, izlemeyenler için de ben anlatayım: Bolton'lu Jlloyd Samuel ilk yarının son dakikasında rakibini ceza sahası içinde düşürüyor, son adam kuralından da kırmızı kart görüyor. İkinci yarıda da 10 kişi kalan rakibinin üzerinden geçiyor Chelsea. Peki derdimiz nedir? Atletico Madrid ve Blackburn'e (edit) 4 günde 9 gol atan Chelsea'nin Bolton deplasmanından 4-0 ile çıkması anormal bir skor değil! Ben maçın gidişatını etkileyen pozisyonu tartışalım derim: Kural kitabının en saçma maddelerinden biri bence bu. Ceza sahası içinde yapılan faullerde aleyhine penaltı verilen takım eğer oyuncusu son adamsa kırmızı kart görüp iki kez cezalandırılıyor. Ceza sahası dışında penaltı gibi gol olma ihtimali yüksek olmayan frikiklerde son adamlara çıkan kırmızı kartlara bir itirazım yok ama penaltıya sebep olmuş kalecinin oyundan atılması bana pek bir adaletsiz geliyor. Konuyu bağlamak gerekirse, penaltı çalınan pozisyonlarda bence son adam da olsa faulü yapan sarı kart görmeli. Buyrun klavye sizde.

Beşiktaş vs. Wolfsburg?

1 Kasım 2009

Calcio

Calcio, İtalyanca'da futbol demek aynı zamanda da tekme. Tekmeyi suratına yiyen ise Camoranesi. Contini dün akşam dağıttı onu. Takımı da ondan beter dağıldı. Juventus'un sahasında 2-0'dan ne zaman 3-2 kaybettiğini araştırmak lazım.
JUVENTUS-NAPOLI 2-3 (1-0)
MARCATORI: 35' pt Trezeguet (J); 9' Giovinco (J), 14' e 36' st Hamsik (N); 19' Datolo (N)
JUVENTUS (4-2-3-1): Buffon; Grygera, Cannavaro, Chiellini, Grosso; Poulsen (32' st Amauri), Felipe Melo; Camoranesi (31' pt Tiago), Diego, Giovinco (39' st De Ceglie); Trezeguet. (Manninger, Legrottaglie, Molinaro, Immobile). All. Ferrara.
NAPOLI (3-4-2-1): De Sanctis; Campagnaro (14' st Datolo), Cannavaro, Contini; Maggio, Gargano, Cigarini, Aronica; Hamsik, Lavezzi (41' st Pazienza); Denis (24' st Quagliarella). (Iezzo, Rinaudo, Grava, Pià). All. Mazzarri.